Fallop Tüpü (Tuba) Kanseri
Tubalar (tüpler) overleri uterusa bağlayan ince, boru şeklinde yapılardır. Kadınlar doğurgan yıllarında her ay bir kere yumurtlarlar. Bu yumurta hücresi fallop tüpü içerisinde spermle döllenir ve tüpün içerisinde ilerleyerek uterusa geçer.
Fallop tüpü anatomik olarak overe çok yakın olduğu için bu iki organdan gelişen kanserler birbirine hücresel düzeyde benzerlik gösterirler. Bu nedenle kanserin hangi organdan başladığını belirlemek de zordur. Tuba kanseri, tuba dokusu içerisinde gelişen kontrolsüz şekilde büyüyen hücrelerden gelişmektedir. Bu kanserin tedavisi çoğunlukla cerrahi ve kemoterapi gerektirir.
Semptomlar (Bulgular)
Tuba kanseri de over kanseri gibi sinsidir, ilk geliştiğinde sıklıkla bulgu vermez. Şikayetlere yol açmaya başladığında ise genellikle başka hastalıkların bulgularıyla karıştığı için tanısında gecikmeler olur. Aşağıdaki bulgular görülebilir;
- Adetle ilişkisiz kanamalar
- Kanlı sulu akıntı
- Karın ağrısı (genellikle spazm şeklinde olur)
- Karın şişliği
Doktora Ne Zaman Gidilmeli?
Yukarıda belirtilen bulgular sürekli hale gelmişse ve sizi endişelendiriyorsa doktorunuzdan randevu almanızı öneririm. Fakat unutmayalım, düzenli jinekolojik muayenelerinizi yaptırmak en akılcı yoldur.
Nedenleri
Tubalarda yerleşen hücrelerin DNA’sında gelişen mutasyonlar, sağlıklı hücrelerin anormal hücrelere dönüşmesine yol açarlar. Normal hücreler büyür, çoğalır ve en sonunda ölürler. Kanserleşmiş anormal hücreler ise büyür, kontrolsüz şekilde çoğalır ve ölümsüz hale gelirler. Bu anormal hücre topluluğu bir kitle oluşturur ve buna tümör adı verilir. Kanser hücreleri çevrelerindeki sağlıklı dokuları istila edebileceği gibi, uzak dokulara da sıçrayabilirler (metastaz).
Risk Faktörleri
- İleri yaş:Yaş ilerledikçe tuba kanseri görülme sıklığı artar. Daha çok yaşlı kadınlarda görülürler.
- Kalıtsal genetik değişiklikler: Tuba kanserlerinin küçük bir bölümü ebeveynlerden geçen genetik mutasyonlar nedeniyle gelişirler. Bu genler BRCA 1 ve BRCA 2 genleridir. Bu genleri kalıtsal olarak taşıyan kadınlarda meme kanseri riski de artmıştır.
- Ailede over-tuba kanseri hikayesi olması: Ailenizde over veya tuba kanseri olan kadınlar varsa sizde de bu kanserin riski artmış demektir.
- Obezite
- Menapoz sonrası hormon replasman tedavisi: Menopoz nedeniyle gelişen şikayetleri tedavi etmek için kullanılan sentetik hormonlar, tuba kanseri riskini arttırabilir.
- Endometriozis: Rahim içi tabakasının vücutta olmaması gereken yerlere yerleşmesi ile seyreden bir hastalık olan endometrioziste tuba kanseri riski artış gösterebilir.
- Uzun yıllar adet görme: Erken yaşta adet görmeye başlamak veya geç menopoza girmek.
- Hiç hamile kalmamış olmak
Korunma
Tuba kanserinden %100 korunma yolu bulunmamaktadır. Fakat tubal kanser riskini azalttığı bilinen bazı faktörler bulunmaktadır.
- Doğum kontrol hapları kullanmak: Bu haplar yüksek oranda korunma sağlamanın yanı sıra, tuba kanseri riskini de azaltmaktadırlar. Fakat yan etkileri nedeniyle her hasta için uygun olmayabilirler. Doktorunuzla doğum kontrol haplarının sizin için uygun olup olmadığını tartışabilirsiniz.
- Kişisel risk faktörlerinizi doktorunuzla tartışın: Eğer ailenizde over veya tuba kanseri olan hastalar varsa bunu doktorunuzla paylaşmalısınız. Böyle bir durumda genetik danışmanlık için refere edilebilirsiniz. Yapılacak genetik testler ile over ve tuba kanseri için riskli gen mutasyonları taşıdığınız belirlenirse, kanser gelişmeden cerrahi olarak yumurtalıklarınızın ve tüplerinizin alınması önerilebilir.
Tanı
- Pelvis muayenesi: Doktorunuz önce genital bölgenizin dış kısmını (vulva) gözlemler. Vajinanızın içerisine spekulum adı verilen özel bir cihaz yerleştirir ve vajinanın iç kısmını ve serviksi (rahim ağzı) değerlendirir. Sonrasında iki parmağını vajina içerisine girerek vajinada ve servikste ele gelen bir kitle olup olmadığını kontrol eder. Gözle görülemeyen bazı yapıların parmak ucuyla hissedilmesi daha kolaydır. Yine işlem sırasında doktorunuz diğer eliyle karnınıza bastırarak uterusu ve adneksleri iki taraftan sıkıştırır ve ele gelen bir kitle olup olmadığını anlamaya çalışır.
- Görüntüleme testleri: Ultrason, tomografi, MR gibi görüntüleme teknikleri ile overlerin ve tubaların yapısı değerlendirilebilir. Vajinal yolla yapılan ultrason, jinekologların eli ayağı gibidir ve tubaların değerlendirilmesinde çok değerli bulgular verir.
- Kan testleri: Doktorunuz sizin genel sağlık durumunuzu ve tuba kanserinde artış gösterebilen tümör belirteçlerini değerlendirmek için kan testlerinizi isteyebilir.
- Tanısal laparoskopi: Bazen arada kalınan durumlarda tanıyı kesinleştirebilmek için, küçük deliklerden karın içerisine girilerek hem görüntü alınır hem de doku ve sıvı örneklemeleri alınabilir.
- Genetik Testler: Doktorunuz kalıtsal over veya tuba kanseri varlığını belirlemek için genetik testler isteyebilir. Bu testler tedavinizin planlanmasına yardımcı olabildiği gibi, kadın akrabalarınız ve kız çocuklarınızın da risk faktörlerinin belirlenmesine yardımcı olur.
Tedavi
Tuba kanserinin tedavisi genellikle cerrahi ve kemoterapinin kombine edilmesiyle planlanır. Belirli durumlarda farklı tedaviler de eklenebilir.
Cerrahi
Cerrahideki esas amaç kanserli dokuları dışarı çıkartmak ve kanserin evresini belirlemektir. Hastalığın evresi, ameliyat sonrası kemoterapi kararını da belirler.
- Salpingo-ooferektomi: Erken evre tuba kanserlerinde, başka organlarda da sıçrama yoksa sadece tek yumurtalık ve beraberindeki tüp çıkartılabilir. Bu ameliyatta hastanın doğurganlığı korunur. Ayrıca karın içerisinde omentum adı verilen yağlı doku ve lenf nodları da çıkartılabilir.
- Uterusun ve her adneksin çıkartılması: Doğurganlık istemeyen hastalarda rahim, yumurtalıklar, tüpler, lenf nodları ve karın içerisinde omentum adı verilen yağlı doku çıkartılabilir.
- İleri evre kanser cerrahisi: Eğer kanser karın içerisinde yaygınsa, tüm tümörlü dokuların çıkartıldığı zorlu bir ameliyat yapılabilir. Bazen öncesinde hastaya kemoterapi verilir ve sonrasında operasyon gerçekleştirilir.
Kemoterapi
Kemoterapide hızlı büyüyen hücreleri yok eden özel ilaçlar kullanılır. Kanser hücreleri de hızlı büyüdükleri için kemoterapiden etkilenirler. Bu ilaçlar damar yoluyla veya ağızdan verilebilirler.
Kemoterapi genellikle ameliyat sonrası gözle görülemeyen tümör hücrelerini yok etmek için kullanılırlar. Bazı durumlarda ameliyat öncesinde de kullanılabilirler.
Özet
Kanser cerrahisinde doğru cerrah, doğru teknoloji ve doğru patoloji şarttır. Cerrahınızı araştırmanızı, daha önce ameliyat ettiği hastalardan görüş almanızı ve ameliyatınızda kullanılacak teknolojileri ve patolojik incelemenin nerede ve nasıl yapılacağını sorgulamanızı şiddetle öneririm.